<%@ Language=VBScript %> MUTLU VE BAŞARILI OLMA SANATI Sayfa 2

 

| Ana Sayfa | Hatırladıklarım | Fener | Turizm | Medya | Linkler | Arşiv | Bize Ulaşın |

SAYFA> | 1 | 2 | 3 |   

 

1-     Fizyolojik ihtiyaçtan diyor. Yani insanın karnının doyması olayı. Burada acıkmak iç ilişki, yiyecek temini dış ilişki oluyor.

2-     İnsanların dış etkenlere karşı korunma ihtiyacı. Dış etkenlerden korkma iç ilişki; korunmak için barınak ev vs. temini dış ilişki.

3-     İnsanların sevgi gereksinimi; sevgi ihtiyacı iç ilişki. Bunu sağlayacak kişi veya kişiler dış ilşkiyi oluşturuyor.

4-     İnsanın başkaları tarafından takdir edilme ihtiyacı. Takdir edilmeyi bekleme iç ilişki; takdir edilme hali dış ilişki ve dolayısıyla denge kurulması.

5-     İnsanın sevdiği bir uğraşıyı yapma arzusu ve bunun sağlanması iç ve dış ilişki dengesini sağlıyor.

İç ilişkileri, dış ilişkilere eşitleyen denkleme “ İlahi kuvvetin denklemi” diyoruz.

Doğru’yu  Nasıl  Buluruz ?

İnsan mutluluğu, yaşamı düşünür de pek “ Doğru” nedir düşünmez.

Aile, toplum ve devletin koyduğu kurallar; insanlar kendi öz yargılarının süzgecinden geçirdikten sonra bir şeyin veya bir olayın doğru olup olmadığı hakkında fikir yürütürler.Böyle olunca da benim için doğru olan bir başkası için doğru olmayabilir. Bir şeyin doğru olup olmadığını yoruma bırakırsanız, doğruyu bulamayabilirsiniz. Dolayısıyla  doğruluk konusunun belirli bir kriterin veya bir çerçevenin içine sokulmasında  önemli yararlar  vardır.

Doğru Geometrik şekilde ifade edildiğinde;

Üç teğet dairenin değme noktalarının birleştiği doğrular ile elde edilen eşit kenar üçgenin merkezi, = doğru =  nun da merkezini oluşturduğu ve burada  dairelerden birincisinin Tanrı’yı, ikincisinin Ahlakı, üçüncüsünün ise Hukuk’ u simgelediği  varsayılmaktadır.

Burada = doğru = nun oldukça dinamik bir kavramı olduğudur. Bugün için doğru olan 50 sene sonra doğru olmayabilir. Tanrı’nın kuralları değişmez ise de  ileten din kurumları Reform içinde olabilirler. Toplumun ve devletin koyduğu kurallar zaman içinde değişikliğe uğrayabilir.

Aradığınız doğruluk, Tanrı, Ahlak ve Hukuk kurallarına göre bir denge içinde ise, doğruyu buldunuz demektir

Olumlu Düşünmenin Alfabesi:

Yaşamda değerli birşeyler elde edebilmek için, diğer başka prensiplerinden ne kadar yararlanırsanız yararlanın, bir olumlu düşünme davranışı geliştirmek zorundasınız.

Olumlu düşünme her türlü felaketi ve aksiliği, kurtuluşla sona erecek mutluluğa ve başarıya dönüştürecek gücü beraberinde getirir. Büyük başarı elde etmiş insanlar zihinlerini olumlu tutma sanatını öğrenmiş insanlardır. Bunu yapmak için de zihinlerini daima olumlu düşünme ile kontrol altında tutarlar. Bu yapının blokları şunlardır.

·        Olumlu düşünmeyi biçimlendirebileceğimiz ilk blok; hedeflerimize yönelik açık, kesin planlar ve amaçlar geliştirme alışkanlığıdır.

·        İkinci blok; sizden beklenenden ya da aldığınız ücretin karşılığı olandan daha fazla şeyler yapma, daha fazla birşeyler verme alışkanlığıdır. Fazla çalışma alışkanlığı beklenenden daha fazla hizmet verme alışkanlığını geliştirir. Böylece arkadaşlarınızı,müşterilerinizi ve sizi destekleyenleri kendinize cezbetme olanağı bulacaksınız.

·        Üçüncü blok; sözcüklerimize, hareketlerimize coşku ve heyecan katma alışkanlığını da içermelidir.

·        Kendine inanmak, kendine güvenmek’ te 4. bloktan. Bir düşünür “ İnsan aklı, anabileceği ve kavrayabileceği her şeyi başarabilir” demiştir.

·        Bir başka blok’ ta  duyguların kontrol altında tutulması ve yönlendirilmesidir.

·        Bir diğeri; daima zihninizi istediğiniz şeylerle meşgul etme ve onu istemediğiniz şeylerden arındırma alışkanlığını edinip, bunu uygulamaktır.

Daima başarıyı düşünün, başarılı olmanın planlarını adım, adım ve açıkça yapın. Başaracağınıza inanın. Düşüncelerinizin de sizi bu yöne sevk ettiğini göreceksiniz.

Daima iyiyi, müspeti (olumluyu) düşünün; herşeyden önce kendinizi sevin.

Dünyada üzüntüsüz insan yoktur. Kendisinin olmasa bile bir yakınının üzüntüsü mutlaka onu da etkileyecektir. Buddha “ Her şey yükselir ve sona erer; bunu gördüğünüz an, her üzüntünün üstünde olursunuz. Bu parıldıyan yoldur” demekle insanların bu durumlarını ifade etmektedir. Yani her şeyi kendinize üzüntü etmeyin, her başarınızı da gözünüzde büyütmeyin demek istiyor.

Aklınızda eğer başarı sezinliyorsanız, başarılı; başarısızlık sezinliyorsanız başarısız olursunuz. Çünkü farkına varmadan hareketlerinizi buna göre programlarsınız.

Bütün bunlara rağmen, hayatta ne elde etmek isterseniz isteyin, bunun yolunun çalışmakla yalnız çalışmak olduğunu unutmamalısınız. ( Einstein “ Dahi olmak yüzde doksan dokuz ter’ e eşittir” demiş ).

Çalışmaktan sakın fedakarlık etmeyiniz, kendinize ve etrafınıza karşı mutlaka dürüst olmalısınız.

Lütfen Tatil Yapın:

Şu kısa ömrü mümkün olduğunca gönlümüzce yaşayalım.Sizi gönlününüzce dinlendirecek ortam nedir?. İnsanı genelde mutluluğa götürecek üç unsur vardır. Sırasıyla Sağlık, İç Huzuru ve Başarı’ dır.

Yorgunluğunuz fizyolojik yani bedensel ise, bunun önlemi kolaydır. Uyku temiz hava, sağlıklı beslenme size ihtiyaç duyduğunuz dinlenmeyi sağlar. Fakat  ruhsal bir sorununuz varsa istediğiniz kadar tatil yapın, aklınızı kontrol edemediğiniz takdirde, ruhsal dinlenmeyi elde edemezsiniz. Sorunlarınız ne ise, akılcı olarak göğüsleyin onları.

Ruhsal yapımızı kuvvetlendirebilmek için, herşeyden önce gerçekçi olmalıyız.Hayata bakış açımızı gerçekçilik üzerine kurmalıyız. Güvence, sevgi ve başarı konusunda gerçekçilikten ayrılmamalıyız.

Mutluluğun yolu insanın kendini sevmesinden geçer. Kendini gerçekten sevebilmeyi başaran, başkalarını da  sevmede de daha deneyimli olacaktır.  

Devamı

 



SAYFA> | 1 | 2 | 3 |

YUKARI

 

| Ana Sayfa | Hatırladıklarım | Fener | Pınar | Turizm | Medya | Linkler | Arşiv | Bize Ulaşın |